Gördes - Şirin Kent

Manisa'nın İncisi

Gördes
Yüzölçümü 1.447 kilometrekare, nüfusu 34.498 dir. Yüzeyi ormanlarla kaplı, Manisa iline bağlı bir ilçe. Yüzölçümü 1.447 kilometrekare, nüfusu 34.498 dir. Yüzeyi ormanlarla kaplı, sert meyilli yamaçlarla, bu yamaçlar arasındaki vadilerden ibarettir. İlçe halkı geniş tarla ekimi, hayvancılık, meyvecilikle ve madencilikle geçinmektedir.

Tarihi
Gördes ilçesinin ne zaman kurulduğu ve ilçenin nereden geldiği kesin olarak bilinmemektedir. İlk çağlardan bu yana önemli bir yerleşim bölgesi üzerinde bulunan Gördes, Şarl Leksiyon'un 1842 tarihinde yazdığı "Küçük Asya" adlı kitapta iyonluların Atina kralı Kadüz'ün oğlu tarafından kurulduğu yazılmaktadır. İlk çağlarda Gördes'e Anadolu’nun birçok yerleşim yerlerinde isim olarak kullanılan "Gördes" denilmekteydi. Bugünkü Gördes Lidya'da bir şehir olup, daha sonraki devirlerde " Julia Gordes" adını almıştır. Gördes ismi yabancı kaynaklarda Guerdez olarak geçer. Evliya Çelebi Gördes'ten "Gördes şehri Köritöz" olarak söz eder. Halk arasında ise, bölgeye ilk yerleşen "Kördost" adlı göçebelerin adının zamanla Gördes'e dönüştüğü ve bölgenin isminin buradan geldiği anlatılmaktadır. Gördes, sırasıyla Persler, Makedonyalılar, Roma İmparatorluğu ve Bizans İmparatorluklarının egemenliklerinde kalmış; 1071 Malazgirt Savaşı'ndan kısa bir süre sonra Türklerin eline geçmiştir. Selçuklu Devleti'nin yıkılmasından sonra Karesi Beyliği'nin sınırları içinde kalmıştır. 1641 yılında Gördes'ten geçen Evliya Çelebi'nin belirttiği gibi; Büyük İskender tarihinden sonra Yankoa Kralının Veledi Nakeplerinden Köritöz adlı kral'ın elinden Saruhanoğlu Yakuphan tarafından fethedilmiştir. Bedesti Ulaş Bey'e daha sonra Yakup Şah'ın Kızının nikahı sonrasında çeyiz yoluyla Yıldırım Bayezid'ın eline, dolayısıyla Osmanlı İmparatorluğu topraklarına katılmıştır. Gördes Kurtuluş Savaşı sıralarında sürekli savaş sahası olmuş ve ilk defa 15 Temmuz 1920'de Yunan kuvvetleri tarafından istila edildikten sonra, 14 ay kadar Yunan işgalinde kalmış ve 5 Eylül 1922'de kurtarılmıştır. Kurtuluş Savaşı tarihinde adından en çok söz edilen kişilerde Gördes kızı Makbule hanım (Şehit Makbule Hanım) ile Ege'de Kuva-yı Milliye Teşkilatını kuran Hacı Ethem Büke Gördes'in yetiştirdiği iki önemli isimdir.

Kurulum Safhaları
23 Ocak 1940 tarihinde eski (aşağı) Gördes'te şiddetli bir toprak kayması olmuş, yabancı uzmanlarca yapılan çalışmalar sonucu 1948 yılında bugünkü yerleşim, yeni ilçenin kurulması çalışmalarına başlanmış ve şehir 1948 yılında yeni yerleşim yerine taşınmıştır.

Gördes’in yeni yerleşim yerine nakli ile ilgili olarak 9 Ocak 1950 tarihli 5511 sayılı, 6 Haziran 1952 tarihli ve 5948 sayılı yasalar çıkarılmıştır. (Her iki yasa 27 Ekim 1988 tarih ve 3488 sayılı kanunla yürürlükten kaldırılmıştır.) Yapım çalışmaları kademe kademe sürdürülmüş, en son 101 evler yapılarak 1966 yılında sonuçlandırılmıştır.

Coğrafi Durumu
Gördes İlçesi, Ege Bölgesi'nin İçbatı Anadolu Bölümü'nde 38° 55' kuzey enlemi, 28° 18' doğu boylamı üzerindedir.
İlçe Ege Bölgesinde, Manisa iline bağlı olup, Manisa'nın Kuzey-Doğusuna düşmektedir. İlçenin doğusunda Demirci ve Köprübaşı, güneyinde Salihli, Batısında Akhisar ve Kuzeyinde ise Balıkesir iline bağlı Sındırgı ilçeleriyle komşudur.

Gördes, deniz seviyesinden 680 Metre yüksekliktedir. İlçe toprakları küçük akarsu vadileriyle yarılmış bir yayla görünümündedir. İlçenin yazları kurak ve sıcak, kışları ılık ve yağışlı bir iklimi vardır. Yıllık yağış ortalaması 500 - 700 m³ arasında değişmektedir. Ortalama sıcaklık 11 - 13 c° dir. Ormanlık alanları ilçemizin toplam alanında %45 gibi önemli bir yer tutmaktadır. En önemli akarsuyu Gördes (Kum çayı) deresidir.

Nüfus Durumu
2007 Yılı nüfus tespiti sonuçlarına göre, Köy ve kasabaların nüfusu 22.876'ya düşmüştür. İlçe merkezi nüfusu yüzde 4,8 oranında azalmışmıştır. İlçenin genel nüfus toplamı 33.171'dir, genel nüfus içerisinde kadın nüfusu erkek nüfusuna göre daha fazladır (Son yıllarda erkekleri ilçe dışına çalışmaya gitmesi bunda etkilidir.). 2000-2007 yılları arasında nüfus artışı -13 olmuştur(azalmıştır). Toplam nüfusun % 31'i kentlerde, % 69'u ise kırsal alanda yaşamaktadır. 2007 genel nüfus sayımı sonucuna göre ilçe merkezinin nüfusu 10.295’dir. 2000 Yılı nüfus tespiti sonuçlarına göre, Köy ve kasabaların nüfusu 27,926 ya düşmüştür. İlçe merkezi nüfusu binde 8 oranında artmıştır. İlçenin genel nüfus toplamı 38,129'dur, kadın ve erkek genel nüfus içerisinde eşit orandadır. Km²'ye 31 kişi düşmektedir. Yıllık nüfus artışı binde 13,71 dolaylarındadır. Toplam nüfusun %20'si kentlerde, %80'i ise kırsal alanda yaşamaktadır. 2000 genel nüfus sayımı sonucuna göre ilçe merkezinin nüfusu 10,809’dir.

Sosyal Durumu
İlçe merkezinde 8 mahalle toplam 3500 civarında konut vardır. Konutlar genelde tek katlı ve bahçeli olup, tek tip yapı tarzı hakimdir. Bu konutların büyük çoğunluğu Gördes ilçesinin yeni yerleşim yerine nakli safhasında yapıldığı için tek tip konut yapımına egemen olmuştur. Ancak son yıllarda çok katlı binalarda yapılmaya başlanmıştır

Ekonomik Yapı
Gördes ilçesinin sosyal yaşantısı ile iş ve çalışma hayatı komşu ilçeler ile bağlantılıdır. İlçenin en temel kaynağı tütüncülük, haşhaş üretimidir. Bunların dışında buğday, arpa yetiştirilmektedir. Son yıllarda kiraz üretimi, çilek üretimi ve yayla bağcılığı çalışmaları ve belli bölgelerinde de patates, bezelye, domates ve salatalık üretimi yapılmaktadır. Zeytinciliğin geliştirilmesi için zeytin ağacı dikimine de başlanmıştır.

Madencilik
M.T.A Ege Bölgesi Maden Envanteri’ne göre yörede kömür, kaolen, nikel-demir, titan, zeolit yatakları mevcuttur. Ayrıca feldspat, mermer, disten, kalsedon, krom, kuvarsit, bor tuzları yöredeki madenler arasındadır. Kalemoğlu ve civarındaki kömür yatakları : Kapalı işletmeye müsait olup, açık işletmeye ekonomik yönden uygun değildir. Kapalı işletmelerden şimdiye kadar en kalın damar 2,8 m. (ortalama 1 m.) tespit edilmiştir. Kömür damarlarında sık sık faylanmalar neticesinde kesintiler görülmekte ve killi ardalanmalar yer almaktadır. Ortalama derinlik 45 m.’dir. Kalemoğlu yatağının muhtemel + mümkün rezervi 1.350.000 ton tespit edilmiştir.
kaynak:1- M.T.A Ege Bölgesi Maden Envanteri

Zeolit: Kıranköy, Oğulduruk, Kuşluk, Akdere, Arkatlı Damları, Güneşli, Evciler, Fındıcak Sahalarındaki zeolit yataklarında 63.331.375 ton görünür rezerv, 307 574 000 ton. mümkün rezerv tespit edilmişse de; Gördes çevresindeki görünür rezerv 1 milyar ton, örtülü rezerv ise 10 milyar tonun üzerindedir. (kaynak:1- M.T.A Ege Bölgesi Maden Envanteri, 2- Esenli, F. (2005) “Gördes ve Zeolit (Klinoptilolit)”, Düğüm Dergisi, Sayı: 2, s. 19.

İlçede zeolit yataklarını işleten 4 adet şirket bulunmaktadır. Zeolit yataklarının işletildiği alanlar Bayat alanı, Bodomaz mevkii, Oğulduruk köyü, Softalar-Kıran köyü’dür. Zeolit madenin kullanım alanları şunlardır: Tarım- hayvancılık ve peyzaj, enerji, madencilik ve metalurji, kâğıt sanayi, inşaat sektörü, sağlık sektörü, deterjan sektörü, kirlilik kontrolü ve günlük hayatta ve ev içlerinde kullanılmaktadır.

Kaynak: gordes.bel.tr
Tarihçe image
MAHALLEADI SOYADITELEFON
ADNAN MENDERESSABRİ ATAY0 532 402 83 93
ATATÜRKMEHMET AYBEY0 532 436 13 52
BEŞEYLÜLOSMAN BİLGEN0 535 507 64 45
CUMAMUSTAFA MATUR0 537 466 77 44
DİVANFAHRİ YILMAZ0 536 702 69 66
HÜSEYNİBABAMehmet GERMAN0 535 478 13 38
NAKIPAĞAKERİM ÇAKIR0 543 252 32 42
UZUNÇAMKAZIM OKŞUL0 535 439 22 49
ÇİÇEKLİBEKİR BOZDAĞ0 538 642 88 79
GÜNEŞLİERDAL TERİM0 542 767 80 35
KAYACIKALİ ÇİFTÇİ 0 534 930 86 47
AKPINARMURAT SALUR0 537 770 49 89
BALIKLINURİ URHAN0 536 869 10 62
BAYATHALİL İBRAHİM UĞUR0 536 727 65 62
BEĞELTAHİR BODUR0 535 476 63 61
BEĞENLERRAMAZAN BAYRAM0 532 287 61 80
BENLİELİAHMET YILMAZ0 537 798 79 12
BOYALIGALİP AYDEMİR0 536 362 31 24
BÖREZMUSTAFA ADIGÜZEL0 535 675 14 15
ÇAĞLAYANMUSTAFA ERDOĞAN0 533 540 89 30
ÇATALARMUTMEHMET EMİN ARSLANTAŞ0 537 412 46 57
ÇİĞİLLERÇOŞKUN ERTAŞ0 537 621 51 07
DALKARAHALİL İBRAHİM DALKARA0 535 740 75 37
DARĞILMEHMET KURT0 535 302 92 81
DELİÇOBANREFİK ÖZTÜRK0 535 450 68 10
DEREÇİFTLİKHÜSEYİN URHAN0 537 666 96 76
DİKİLİTAŞAHMET GÖRGÜLÜ0 536 419 93 88
DOĞANPINARHALİL KORKMAZ0 546 559 80 11
DUTLUCAOSMAN EFE0 536 390 15 14
EFENDELİYILMAZ YÜKSEL0 537 791 97 62
EVCİLERHALİL GÖKKAYA0 535 626 92 36
FUNDACIKCOŞKUN ÇIRAK0 533 736 32 53
GÜLPINARDENİZ PEKER0 506 106 55 55
KABAKOZİSMAİL KAYA0 536 590 47 91
KALEMOĞLUSELAMİ KÜÇÜK0 543 808 91 69
KARAAĞAÇHÜDAYİ AKADAR0 537 858 12 50
KARAKEÇİLİREFİK GÖKMEN 0 536 212 06 53
KARAYAĞCIHÜSEYİN GAZAN0 537 468 63 07
KARAYAKUPADNAN KAYA0 538 226 51 22
KAŞIKÇIHAKKI BAYRAM0 537 850 17 20 
KILCANLARERCAN ADIYAMAN0 537 745 34 71
KIRANMEHMET AYDIN0 537 406 35 91
KIYMIKHASAN KARACA0 541 520 81 41
KIZILDAMAHMET ALİ IŞIK 0 531 268 58 12
KOBAKLARMEHMET DENİZ0 535 227 68 90
KORUBAŞIHALİL İNCİ0 530 565 00 52
KÖSELERHALİM YILDIZ0 537 495 66 71
KUŞLUKİSMAİL ÖZTÜRK0 532 677 79 68
K.KARAPINARSERDAR ACAR0 538 862 27 59
KÜREKÇİİBRAHİM ARMAĞAN0 538 591 99 63
MALAZMESUT YILDIZ0 536 590 09 24
MALKOCAABDİL SEVİM 
OĞULDURUKABDULLAH DORU0 530 558 51 98
PINARBAŞITURGUT SEVİM0 546 522 44 12
SALURHASAN ÜLKER0 536 721 24 65
SARIALİLERİZZETTİN SOLAK0 535 410 46 48
ŞAHİNKAYAMEHMET ERDOĞAN0 541 484 94 39
ŞEYHYAYLAMUSTAFA ALİ DEMİR0 535 330 87 19 
TEPEKÖYHAKKI EMRE0 536 938 78 28
TÜPÜLERYASİN KURT0 530 394 80 97
ULGARZEKİ GÖKÇE0 536 463 81 53
YAKAKÖYZAFER ÖZBAKAN0 536 685 19 50
YENİKÖYNECDET SANLI0 536 599 31 80
YEŞİLYURTHÜSAMETTİN AKYOL0 536 442 02 10
Şehit Makbule Hanım image
Kurtuluş Döneminde Türk Kadınının Destanı
Tarih boyunca Türk kadını, hayatın her safhasında erkeğinin yanında yer alarak sorumlulukları paylaşmıştır. Kurtuluş Savaşında vermiş olduğu büyük mücadelede erkeği ile omuz omuza yerini almış, düşmana karşı silahı ile savaşarak, cepheye mermi taşıyarak, yaralı askerleri tedavi ederek, silah ve giyecek imal ederek, vatanın kurtuluşunda ve bugünlere ulaşmamızda hak sahibi olmuştur.
Ayrıca Türk kadınının, Çanakkale’de askeri, ekonomik, sosyal, kültürel alanlarda göstermiş olduğu faaliyetler; Milli Mücadele döneminde daha aktif rol üstlenmesine zemin hazırlamış ve Yeni Türk Devleti’nin yapılandırılması sürecinde de kadının, toplumun tamamlayıcı, birleştirici, dinamik ve modern unsuru olmasında etkili olmuştur.
Özellikle Anadolu kadınları, Kurtuluş Savaşı’nda Türk kadınını emsalsiz bir yüceliğe yükseltmiştir. Bu kahraman Türk kadınlarından biri de gencecik yaşında Milli Mücadelede eşi Halil Efe ile birlikte dağlara çıkan, işgalci Yunan kuvvetlerine karşı silahlı mücadele veren ve bir çatışmada şehit düşen Makbule Hanım'dır. 
Kurtuluş Savaşı'nın en çetin zamanları
1919'da başlayan Yunan işgali, Manisa'ya, Salihli'ye, oradan Gördes'e kadar ilerler. Temmuz 1920'de Gördes'e saldırılsa da, savaş'ın en şiddetli geçtiği yerlerden biri olan bu beldeye, en büyük zarar, bir yıl sonrasında Mayıs 1921'de verilir.


Kınalı Kuzu Gördesli Makbule Hanım
Ve o sıralarda bir düğün vardır. Gördesli Makbule Hanım ile Halil Efe'nin düğünü. Gördes, işgal altında olduğundan, sade bir düğünle Demirci'de evlenirler. Fakat ne yazık ki evlilikleri, kurtuluş mücadelesinin gölgesinde, kısa sürecektir.
Evliliklerinin ilk aylarında Halil Efe, milli mücadeleye katılmak için eşinden gizli hazırlıklar yapar. Fakat Makbule Hanım durumu anlar. Yine de eşine bir şeyler belli etmez ama bir yandan içi rahat değildir. Eşi, düşman işgaline karşı koyacakken, eli kolu bağlı şekilde evde oturacak olmaya gönlü razı gelmez. Bu düşünce bir ok gibi saplanır yüreğine.
Kocası Halil Efe düşmanla savaşmak isterken, Makbule Hanım’da durmadı. O, çocukluğundan beri bugünler için yetiştirilmiş bir asker gibiydi. Arkadaşları ona: "Asker Makbule" derdi. Silâh kullanmayı ve ata binmeyi de öğrenmişti. Birinci Dünya Savaşı'nda babasını, Yemen Savaşı'nda da ağabeyini şehit veren Makbule'yi annesi büyütmüştü. Bütün bunlar Makbule'yi bu mücadeleye her anlamda hazır hale getirmişti.
Makbule Hanım Milli Mücadeleye katılmak istediğini kocasına söyleyemez. Bu yüzden kocası Milli Mücadeleye katılmak için evden çıkar çıkmaz, hazırlanıp arkasından gizlice onu takip eder. Halil Efe arkadaşlarının yanına geldiğinde Makbule Hanım’da çalıların arasına gizlenmiştir. Çalıların yaptığı sesten dolayı fark edilen Makbule Hanım, kocası Halil Efe’nin tüm ısrarlarına rağmen geri dönmek istememiş ve Milli Mücadeleye katılmak istediğini ve düşmana karşı çarpışmak istediğini belirtmiştir. Halil Efe ve diğer efeler ikna olmasa da en sonunda efelerin komutanı Kaymakam İbrahim Ethem Bey’e ağlayan gözlerle, bu manevi değeri yüksek müdafaadan mahrum kalmak istemediğini söyler. Makbule Hanım'ın kararlılığını gören İbrahim Ethem Bey kendisine bir şans tanır ve aralarına alır.
Gözü Pek, Yüreği Cesur
Makbule Hanım, her baskında yanına, elinden hiç ayırmadığı Japon filintasını alır, düşmandan ele geçirdiği doru atına biner, müfrezenin artçısı olarak birliğin gerisindeki yeri alırdı. Ata, efelerin çoğundan daha iyi biner, tehlike anında silahı herkesten önce o ateşlerdi. Akıncı kollarıyla beraber Demirci, Gördes, Simav ve Sındırgı dağlarında dolaşan Makbule Hanım, en ümitsiz zamanlarda bile efeleri cesaretlendirir ve her çarpışmada kahramanca savaşırdı. Kocasıyla beraber iki defa pusuya düşürüldü, fakat bunlardan ustaca sıyrılmasını bildi. Güvemdere muharebesinin kazanılmasında, kahramanlığıyla büyük rol oynadı. Bozulup çekilen müfrezeleri yüreklendirip, onların düşmana yeniden taarruz etmelerini sağladı.
Makbule Hanım’ın Şahadeti
Efelerin yerlerini tespit eden düşman birlikleri hazırlıksız yakaladıkları kuvvetleri ateşe tutarlar. Çatışma oldukça sert geçer ve iki taraf da zayiat verir. Çatışmanın durup düşman birliklerinin geri çekilmesi üzerine Efeler bulundukları siperlerden çıkıp Makbule Hanım'ı ararlar. Ancak ne sağ kalanlar arasında, ne de şehit olan efeler arasında göremezler. Az ileride düşman ölülerinin olduğu yere baktıklarında ise, yerde boylu boyunca yatan şehit olmuş Makbule Hanım'ı görürler. Tarihler 17 Mart 1922 yılını göstermektedir.
İbrahim Ethem Bey hatıralarında: "Uzaktan gelen bir kurşun Makbule'yi şehit etti. " der. Efeler, daha yirmisinde Rabb'ine kavuşan Makbule'yi, Sındırgı, Gördes ve Demirci üçgeninde kalan Koca Yayla mevkiinde, kanlı elbiseleriyle, gözyaşları içinde defnettiler. Defin merasimini İbrahim Ethem Bey şu şekilde anlatmaktadır: Defnederken bütün etraf çocuk gibi ağlıyordu. Nasıl ağlanmaz ki 22 yaşından da genç Gördes kızımın gür ve kumral saçları başından ileriye uzanmış, zalim düşman kurşununun akıttığı beyni, bu uzun saçlar üzerine bir nur gibi akmış, hayata doymak değil, hayatın zevkini henüz yeni tatmaya başlamış ve görmüş, gözleri yarı açık, süzgün ve ağlar bir vaziyette. Bu ilahi manzara, bu levha-i hazin ve matem karşısında ağlamamak mümkün mü? Evvela Türklük, Türk kadınlığı, saniyen, Gördes Salisen Ailesi, Makbule Hanım’la ne kadar iftihar etse azdır. Öyle ümit ediyorum ki şu kadının namı hatıra-i millete unutulmaz.
78 Yıl Sonra Aralanan Sır
Halil Efe, eşi Makbule Hanım’ın aziz naşını bilinmeyen bir yere (Yunanlıların eline geçmemesi amacıyla) gizlice defnetmiş ve kabir yeri bir sır gibi saklanmıştır. Şehit Makbule Hanım’ın mezar yerinin nerede olduğu konusu tam 78 yıl bir sır olarak kaldıktan sonra Haziran 2000’de zamanın Balıkesir Ordu Donatım Okulu Komutanı Tüm General Kâmil Erdal Sipahinin ve merhum İbrahim Ethem Akıncı’nın oğlu Burhan Cahit Akıncı’nın gayret ve teşvikleri ve Balıkesir Üniversitesi Atatürk İlkeleri ve İnkılâp Tarihi okutmanı Zekeriya Özdemir’in çalışmaları sonucunda, Harlak Deresinde Dereçatı mevkiinde bulunmuştur. Mezarın bulunmasıyla beraber Gördes Belediyesi de mezarın etrafında çevre düzenleme çalışmaları yapmıştır.


El Emeği Göz Nuru Gördes Halısı image

Adını Türk halıcılığına Gördes düğümü olarak yazmış olan Manisa'nın küçük şirin bir ilçesidir Gördes.

İlmek ilmek dokunan ve her ilmeğinde bir hikâye, her hikâyesinde türlü güzellikleri barındıran Gördes halısı, motifleriyle insan yüreğine dokunurken, her kullanılan renkte bir mesaj iletir bizlere. Bazen o motiflerde mutluluğun rengini görürüz, bazen de bir âşık ile maşukun efkârlı bakışlarını. Bunun içindir ki Gördes halısı her zaman o canlılığını korumuş ve dokuyanın izlerini içinde her zaman muhafaza etmiştir. Gördes halısının Anadolu’ya sığmayan ve önce Avrupa’ya sonrada diğer kıtalara uzanması hikâyesinde de Anadolu kadınının yüceliği; gözünden sakınarak, gece-gündüz kavramını ortadan kaldırarak üretmesi yatmaktadır.
Batı Anadolu Bölgesi’nin halı dokuma merkezlerinin en önemlilerinden olan Gördes, Türklerin halıcılıkta yarattığı “Çift düğüm” ilmek tipine tüm dünyada bilinen “Gördes düğümü” adını vermiştir. Gördes halısı “Transilvanya” halıları olarak da kayıtlara geçmiş ve Avrupa’ ya ihraç edilmiştir.
Gördes Halısının Tarihsel Serüveni
12.yy.dan itibaren Gördes ve çevresinde bereketli havzada son derece geniş bir halı üretimi vardı. Tamamen bu topraklarda dokunan halılara 13. yy.dan başlayarak Avrupa büyük ilgi göstermiştir. İlk başlarda Venedikliler, birazda Cenevizlilerin tekelinde olan deniz yoluyla halı ticareti yapılmıştır.
Gördes ve çevresinde dokunan, Batı Anadolu halıları, kiliselerin duvarlarını süslemiş, Rönesans döneminde yapılan aristokrat aile tablolarına en değerli unsur olarak yansımıştır.
17. yy ile 19. yy’ın ilk yarısında kalan zaman içinde halı seccadelerindeki mihraplı şemalar, özgün renk ve desen kompozisyonları malzeme ve işçiliğin mükemmelliğiyle klasik çağını yaşamıştır. Anadolu halı dokumalarında, küçük bir halı ile seccadeyi ayıran temel özellik, kompozisyon şemalarındaki farklılıktır. Halılardaki simetrik desenli göbek kompozisyonlarına karşılık seccadelerde ana şema mihraptır. Gördes seccadelerindeki mihrap desenleri, gerçek mihrap formlarına o kadar bağlıdır ki; mimarimizdeki stil gelişmelerine göre değişen mihrap formlarını, Gördes seccadelerindeki düğümlerle resmedilmiş şekliyle izlemek mümkündür.
Başta Konya Mevlana Müzesi, İstanbul Türk ve İslam Eserleri Müzesi ve İstanbul Sultanahmet Halı Müzesi olmak üzere, yurt dışında Victoria ve Albert Müzeleri, Berlin Türk İslam Eserleri Müzesi, Budapeşte Uygulamalı Sanatlar Müzesi’nde eşsiz Gördes halıları mevcuttur.

Teknik Özellikleri
Sıklık desimetrekarede 28x32 ile 48x56’dır. Bu halıların yüksekliği 1 cm’dir. İlme yündür. Bazı eski örneklerde beyazlar pamukla işlenmiştir. Çözgü; yün, pamuk, nadiren ipek veya ketendir. Atkı; yün veya pamuktandır ve iki ilme sırası arasında genelde iki kattır. Biri düz, diğeri çapraz atılmıştır. Kenarlar iki üç katlı atkı ipliği ile örülmüştür. Bazı ender parçalarda köşelere ipek saçak eklenmiştir. Halıların arkası muntazam görünüşlüdür. Kaba halılarda ise atkı ve çözgüde (argaç) pamuk ipliği kullanılmaktadır ve desimetrekarede 12x18 düğüm bulunmaktadır. Bu halıların yüksekliği 2 cm’dir. Gördes Halılarında kırmızı, kahverengi, mavi, lacivert, yeşil ve beyaz tonlar hâkimdir.
Gördes halıları motiflerine göre çeşitlendirilmektedir. Bu halı çeşitlerinden öne çıkanlar;
  • Kız Gördes
  • Elmalı Gördes
  • Mihraplı Gördes
  • Göbekli Gördes
  • Mecid Gördes
  • Manzaralı Gördes
  • Keyif Gördes
  • Çilli Gördes
  • Muskalı Gördes
  • Direkli Namazgâh
  • Şamdanlı Gördes
  • Basra Gördes
  • Sinekli Gördes
  • Marpuçlu Gördes
  • Taraklı Gördes
  • Kandilli (İbrikli)Gördes
  • Çakıro Gördes
  • Nevresim Gördes
  • İbrikli Gördes
  • Avizeli Gördes
  • Asmalı Gördes
  •  
Gördes halısının kullanım yerlerini dört farklı kategori altında toplayabiliriz.

Namazlık halıları: Üzerinde namaz kılmak amacıyla yapılan, çoğunlukla mihrap desenli olan dokumalardır. Gördes namazlıklarında mihrabın son derece zengin dinsel anlatımı, çizgilerinin zarafeti, görkemli bordürü ile üstün bir sanat seviyesi görülür.
Seccade halılar: Aynen namazlık gibi üzerinde ibadet etmek maksadıyla dokunan halılardır. Ebat olarak namazlıktan daha büyük boyutlardadır.
Sedir (divan) somya halıları: Divan, somya üzerine örtü olarak kullanılan halılardır. Gördes’te somya halıları ilk kez 1925 yıllarında “çakıro” halısı olarak ortaya çıkmıştır.
Yer döşeme halıları: Kelle, taban, büyük taban olarak üç farklı boyda dokunur. Yer döşemesi olarak kullanılan, soğuktan korunmak amacıyla aynı zamanda, dekoratif yer süslemeleri olarak üretilen halılardır.
Yöresel Lezzetler imageYöresel Lezzetler image
Keşkek;

Düğün yemeklerinin vazgeçilmezidir.
Keşkek birçok bölgemizde yapılan ve Gördes’e de özgü Millî bir yemektir. Gördes’te daha çok düğünlerde yapılır.
Keşkek yapmak için dövülmemiş buğday temizlenerek kazanlara konur. Kemiklerinden ayrılarak hazırlanan koyun eti de ilave edilerek kaynatılır. Büyük ağaç küreklerle karşılıklı olarak iki kişi tarafından dövülerek et ve buğday hal edilir. Üzerine tereyağı dökülerek yenir.


Gelin Kız Tatlısı;

Gelin Kız Tatlısı Gördes’e özgü bir tatlıdır ve Ramazan aylarında yapılır. Ramazan ayı içerisinde çok rahatlıkla temin edebileceğiniz bu tatlı diğer aylar içerisinde dönem dönem yapılmaktadır.
Gelin Kız Tatlısı tulumba tatlısı hamurundan yapılır. İnce ve değişik şekillerde kızgın yağa dökülür ve şurubun içine konur.
Gördes Ayvası imageGördes Ayvası image
Gelin Kız Tatlısı Gördes’e özgü bir tatlıdır ve Ramazan aylarında yapılır. Ramazan ayı içerisinde çok rahatlıkla temin edebileceğiniz bu tatlı diğer aylar içerisinde dönem dönem yapılmaktadır.
Gelin Kız Tatlısı tulumba tatlısı hamurundan yapılır. İnce ve değişik şekillerde kızgın yağa dökülür ve şurubun içine konur.

Gördes'imizin ayvasını, ayva lokumunu ve ayva kolonyasının tanıtımında büyük rol oynayan Hüsamettin Kuşçu arkadaşımıza Gördes Halkı olarak teşekkürlerimizi sunuyoruz.


1967 Gördes’te doğdu. İlk, orta ve lise öğrenimini Gördes’te, Hacettepe Üniversitesi Sağlık İdaresi Yüksek Okulu’nda yüksek öğrenimini tamamladıktan sonra askerlik görevini Samsun’da tamamladı. 1 Aralık 1993 yılında öğretmen olarak kamu görevine başladı. İstanbul Defterdarlığı Bayrampaşa Vergi Dairesi’nde görev yaptı. İzmir Konak Vergi Dairesi’nde memur olarak görev yaptı. Gördes Mal Müdürlüğü’nde memur, şef ve müdürlük görevlerinde bulundu. 1998 – 2001 yıllarında Gördes Devlet Hastanesi’nde Döner Sermaye Saymanlığı’nı yürüttü. 2001 yılında Milli Eğitim Bakanlığı’na geçerek Erzurum / Karaçoban’da sınıf öğretmenliği görevinde bulundu. Gördes Çiçekli İlköğretim Okulu ve Kıranköy İlköğretim Okullarında öğretmen ve müdür yetkili öğretmen olarak görev yaptıktan sonra 2004 yılından 1 Aralık 2008 tarihine kadar Gördes İlçe Milli Eğitim Şube Müdürlüğü görevini yürüttü.Evli ve iki çocuk babası. 1 Aralık 2008’de kamu görevinden istifa ederek 17 Ocak 2009 tarihinde Belediye Başkanlığı adayı oldu ve 29 Mart 2009 tarihinde Mahalli İdareler Genel Seçimlerinde Gördes Belediye Başkanlığı’na seçildi.
1 Nisan 2009 tarihinden bugüne de Gördes Belediye Başkanlığı görevini devam ettirmekte.

BAŞKAN image

Manisa Gördes Nöbetçi Eczaneler

Manisa Gördes 6 Günlük Hava Durumu

 

  • Gördes, Manisa, Türkiye
BU SİTE İLE KURULMUŞTUR